Bugün PetkimTrek grubumuzla Nif Dağı’nın Batı yüzünde Kırıklar köyünden Buca Kaynaklar’a kadar yürüyüş yaptık. Toplam 14 kişiyiz ve rehberimiz Zafer Gürhan önderliğinde yürüyoruz. Klimanjaro dönüşü grup liderimiz Mehmet Tural da aramızda.
Güneşli fakat inanılmaz soğuk bir hava nedeniyle hemen hemen hiç mola vermeden yükseldik. Çoğu yeni yapılmış orman yollarından yürüyüp bin metreleri aştık. Tırmanmalar bittikten sonra rüzgârı arkamıza alıp nispeten korunaklı bir yerde öğle molası verdiğimizde 9,5 km kadar yürümüşüz.
Artık neredeyse sürpriz diyemeyeceğim, Zafer gene kırmızı şarabından getirmiş! Rehberimiz sanki bizim için yapmış bu şarabı! Böyle giderse, artık her yürüyüşte şarabı günün spesiyali olarak beklenti yapacağız yani! Teşekkürler Zafer, cömertliğin inanılmaz.
Dolayısı ile çok keyifli geçen öğle molasından sonraki yürüyüşümüzde bulutların üzerindeydik sanki! En azından ben kendim için öyle ifade edebilirim. Dönüş rotasında rahat bir şekilde toprak yoldan giderken, birden bir patikaya girdik. Öyle bir patika ki, dimdik iniyoruz. Neredeyse yer yer 90 derece iniyormuşuz gibi hissettim. Sonunda bu dik iniş bitti ve dağdan akan derenin yolu bir şelale gibi kestiği noktaya ulaştık.
Şelalede bol bol fotoğraf çektik ve biraz dinlendik. Sonra tekrar yoldan ayrılmadan yürüdük ve pazar kargaşası içinde minik bir panayıra dönüşmüş Kaynaklar’a ulaştık. Bir önceki ziyaretimde Kaynaklar için yazdıklarımı burada aynen veriyorum:
“Kaynaklar’ın girişi tam bir derbederlik içinde. Sağda solda çeşitli seyyar satıcıların özensiz sergileri, gelişigüzel park edilmiş araçlar sağa sola atılmış çeşitli atık ve çöplerle tam bir mezbelelik. İzmir’e bu kadar yakın ve bu kadar ünlü bir yerin bu kadar sefalet içinde olması, İstanbullular’ın İzmir’i “Kocaman bir köye” benzetmelerini, burada haklı çıkarmıyor mu?”
Hafta sonu buraya gelen insanlar şayet ormanda yürüyüş yapmıyorlarsa, köy içinde adım atmakta zorlanırlar. Hatta güzel bir yer bulup bir şeyler yiyip içmek dahi mümkün değil. Nitekim biz de Kaynaklar’a oldukça erken gelmiş olmamıza karşın, gördüğümüz curcuna içinde oyalanmak istemedik ve aracımıza binerek şehre döndük.
Bu etkinlikte çektiğim fotoğraflardan ve arkadaşlarımın medyada paylaşılan fotoğraflarından seçtiklerimle hazırladığım albümü aşağıdaki linkten izleyebilirsiniz.
Not: Aşağıdaki fotoğrafları herhangi birine tıklayıp, açılan penceredeki veya klavyeniz üzerindeki ok işaretleri yönünde izleyebilirsiniz.
HIKING FROM KIRIKLAR TO KAYNAKLAR Feb.23, 2020
Today, we walked from Kırıklar Village to Buca Kaynaklar Village with our Petkimtrek group on the west face of Nif Mountain. We are 14 people in total and we are walking under the leadership of our guide Zafer Gürhan. Returning from Klimanjaro, our group leader Mehmet Tural is also among us.
We rose almost without a break due to the sunny but incredibly cold weather. We exceeded levels of thousand meters by using forest roads which most of them were newly established. After finishing climbs and taking the wind behind us, we walked almost 9.5 km when gave a lunch break in relatively sheltered place.
I can’t say it’s almost a surprise anymore, Zafer brought his red wine again! It was as if our guide made this wine for us. If it goes on like this, we will wait for a wine as the expectation of the day on every walk! Thanks Zafer, your generosity is incredible.
Therefore, after this pleasant lunch break, the hike was as if it’s above the clouds! At least I can tell you it was like that for me. While we were walking very easily on a dirt road, we suddenly entered a path. What a path, we were descending very steep! It felt like we were falling 90 degrees in some places. Finally, this steep descent was over and we came to a point where the stream flowing from the mountain crosses the road like a waterfall.
We took lots of pictures at the waterfall and rested a bit. Then we again walked without leaving the road and arrived at the Kaynaklar, which looked like a small fair with sunday turmoil. Here, I am giving exactly what I wrote for Kaynaklar on my previous visit:
“The Entry of Kaynaklar was a complete chaos. Sloppy exhibitions of various peddlers, cars parked randomly, a complete dump with various waste and rubbish dumped around. Since this famous place, which is very close to Izmir, is in such misery, aren’t Istanbulites right to compare Izmir with a big village?”
If those who come here on the weekend do not walk in the forest, it will be difficult even to step into the village. It is not even possible to find a nice place to eat and drink. Therefore, we did not want to waste time in this turmoil, and even though we came to Kaynaklar very early, we got in our car and returned to the city.
You can watch the album I prepared from the photos I took at this event and the photos shared by my friends in the media from the link below.
Note: To watch the photos below, you can click on any of them and watch them in the direction of the arrow in the pop-up window or by using the arrow signs on your keyboard.
Teşekkürler Şinasi bey yazılı hafızamız bir sayfa daha zenginledi.
Kaynaklardaki görüntü hoş değil tabi ama yaşam şartlara uygun oluşuyor. Oluşturanların seviyesinde
tabi
Yorum yazdığın için teşekkür ederim Çetin.
O güne bir not düşmekten fazlası değil yazdıklarım.
Okuyana, yorum yazana minnettarım; yaptığının farkedilmesi insana destek veriyor.
Sağlıkla..