ÇANAK TATİL SİTESİ, İŞGAL ETTİĞİ SAHİLİ KAMUYA TERKEDİYOR(MU?)! (10 Eylül 2020)

Çanak Tatil Sitesi işgal ettiği sahildeki beton alanı eski haline getirerek kendi arazisine çekilme kararı alması için on küsür yıl sonunda bir arpa boyu bile yol alamadığımı gördüğüm için, bu emelimin kaydı olsun diye site yönetime bir dilekçe yazmaya karar verdim. Bir sürü taslak hazırladıktan sonra hazırladığım metinden bazı sadeleştirmeler yapıp aşağıdaki dilekçeyi bugün Çanak Tatil Sitesi Yönetim Kurulu Başkanı’na elden teslim ettim. Aşağıda bu dilekçeyi veriyorum:

10 Eylül 2020

Çanak Tatil Sitesi Yönetim Kurulu’na,

Sitemizin karar organlarında belirlenen aidatları, sitemiz yönetimlerinin yönlendirdiği şekilde düzenli olarak ödeyen 16 yıllık bir üyeniz olarak bir talebimi aktarmak istiyorum. Sitemiz deniz sahilindeki beton alana yapılan masraflara son verilmesini istiyorum. Rakamı tam olarak bilememekle beraber işgaliye cezaları ve alandaki eşyalarımızın bakım ve tamir masrafları ile personelimizin iş saatlarinin heba edilemesi gibi hususların önemli bir miktar oluşturacağını tahmin ediyorum.

Mevcut betonların sökülerek ortadan kaldırılmasıyla aslında kamu malı olan bu alanı terketmemizin maliyeti oldukça yüksek olacaktır. Daha önemlisi böyle bir kararı tüm üyelerimizin de arzu etmesine, şimdilik çok az ihtimal veriyorum. Ancak ilkeli ve örnek bu işi yapmaya bir yerden başlamak gerekir. Ben bir kıvılcım çakmış olayım, destek gelirse yıllar içinde konuyu adil ve yasal bir zemine çekeriz umarım.

Denizden yararlanmak için mevcut doğal kumsaldan veya zemine inşaat gerektirmeyen, komşu sitenin yaptığı gibi, yüzer plastik iskeleden yüzme imkanı yaratılabilir. Zaten belki de şu anda kullandığımız mevcut plastik iskelenin biraz uzatılması yeterli olacaktır.

Güneşlenmek için kendi arazimizdeki denize yakın çimen alanlarda güzel ve daha sağlıklı güneşlenme mekanları yapabiliriz. Böylece üyelerimiz hem market ve kafeteryaya daha yakın olup ihtiyaçlarını karşılayabilecekler, hem de duşa tuvalete kolayca ulaşıp sık sık denize dalıp serinleme(!) ihtiyacı da duymayacaklardır.

Bütün bu yazdıklarımı gerçekleştirek için herşeyden önce başlamak gerekir. Zira hiçbir iş başlamadan bitmez. Sitemizin yılların birikimi olan elektrik, su, atık konularının aciliyetini tahmin ediyorum. Ancak yukarıda kısaca  bahsettiğim hususun da önemli olduğunu hissediyorum. Bu bakımdan öncelikle üyelerimizi bilgilendirilerek bir anket yapılmasının uygun olacağını düşünüyorum. Neticede anlamlı bir talep görülürse, yapılacak işlerin daha ciddi olarak ele alınacağı açıktır.

Bu dilekçeme herhangi bir yanıt beklemiyorum; siz nasıl uygun görürseniz. Ancak insanların bilgilenmesi için yazımın yönetim panolarında yeralması uygun olabilir.

Saygılarımla arz ederim.

Dilekçemde de itiraf ettiğim gibi, bir dilekçe kıvılcımı ile yangın(!) çıkaramayacağımı biliyorum. Bu nedenle mevcut yönetimi suçlamak gibi olmasın diye dilekçemden çıkardığım kısımları burada ayrıca yazıyorum:

Bilindiği gibi sahiller kamu malı olarak herkesin kullanımına açıktır. Yasalarla korunan bu hak, ülkemizde birçok sahilde ihlal edilmektedir. Foça Çanak Sitesi’nde ikamet eden bir gayrimenkul sahibi olarak itiraf etmek durumundayım ki biz de sitemiz kıyısındaki sahili işgal etmiş durumdayız. Sahilde belirlediğimiz bir kısımı keyfimize göre kullanıp, yabancı diye adlandırdığımız insanların girmesini sınırlıyoruz.

Benzetmek gibi olacak ama bu bir “Gecekondu” kültürüdür. Yani kendine ait olmayan araziye kurulmak ve işgal etmek. Gecekondu kültüründe genelde işgal edilen arazi bir kamu alanı olmaktadır. Bunun dışında bazen bir kişiye veya kooperatife ait bir alan da tamamen veya kısmen işgal edilmektedir. Buna da en yakın örnekler birçok üyemizin Sitemiz ortak alanlarına yaptıkları sahiplenmelerdir. Herkesin bildiği bu işgaller, gene herkesin gözü önünde büyük bir pişkinlikle sürdürülmektedir. Bunu yapanlar da çok iyi bildikleri halde, ‘ben aldığımda böyleydi’ benzeri söylemlerle kendilerini de rahatlatmak için bulmayacakları mazeret yoktur!

İçimizdeki bu yarayı daha sonra ele almak üzere tekrar Sitemiz dışındaki işgale gelirsek, Çanak Sitesi sahilinde yapılmış beton mekanın 2 büyük ayıbı var:

1- Doğayı tahrip edip, Doğa Suçu;

2- Kamu malını çevirip gaspetmek, Kamu Suçu.

Öncelikle dağa, denize yaptığımız tahribatın hiçbir mazereti olamaz. Çünkü doğa bize atalarımızdan kalan bir miras değil, gelecek nesillerin de yararlanmasını sağlamak üzere gözümüz gibi bakmamız gereken bir emanettir. Bu nedenle hiç vakit geçirmeden ve büyük bir utanç içinde yüzümüz kızararak sahilde betonlaştırdığınız alanı acilen ve olabildiğince eski doğal haline getirmemiz gerekir. Bilin ki Tabiat Ana bizden bunu bekliyor.

Bu görsel boş bir alt niteliğe sahip; dosya adı 247F1872-E682-4D8A-B56E-E226E65EB978.jpeg

Diğer taraftan Sahili işgal ettiğimiz için işgal cezası ödeyip hoşgörülüyoruz. Yani ceza kesen Devlet suçu engellemiyor, aksine buradan bir gelir kapısı yaratıyor. Böylece bir bakıma kabahati teşvik etmiş oluyor. Üstelik biz zaten işgalci iken, başka işgalcileri hiç istemiyoruz. ‘Misafir misafiri sevmez, ev sahibi ikisini de sevmez’ misali, ben bu 2 İşgalciyi de sevmiyorum!

ÇANAK TATİL SİTESİ, İŞGAL ETTİĞİ SAHİLİ KAMUYA TERKEDİYOR(MU?)! (10 Eylül 2020)” hakkında 4 yorum

  1. Böyle vahşi ve çıkarcı bir dünyada doğru düşüncelerle hassasiyet göstermek insanda travma yaratır. Nereden baksan zor ☹️

  2. Şinasi bey öncelikle sizi kutluyor bu duyarlı ve erdemli davranışınızın herkese örnek olmasını diliyorum.
    Ne yazık ki sizin yaptığınız özeleştiri ve çözüm öneriniz site sakinlerinin hoşuna gitmeyecek ama doğru Tektir.
    Umarım örnek olacak bir girişimin öncüsü olursunuz.Tebrikler başarılar.

  3. Yorum yazdığın için teşekkür ederim Çetin. Aslına bakarsan buraya yazarak rahatladığımı hissediyorum. Ne böyle bir kamuoyu yaratabilecek enerjim, daha önemlisi ne de ümidim var. Bundan 10 sene önce de bu konuya değinen bir yazı kaleme almıştım:
    http://www.sinasiyuksel.com/blog/?p=1401
    Belki on sene sonra da inşallah bir yazı daha yazarım!
    Selam ve sevgilerimle sağlıklı günler dilerim.

  4. Sevgili Haluk, çok teşekkür ederim övgülerine. Bu konuda sitemizdeki arkadaşlardan öyle garip tepkiler aldım ki, böyle olumlu bir yoruma çok ihtiyacım vardı.
    Yazımda da belirttiğim gibi ne sitemiz sakinlerinin ne de yönetimlerden hiç ümidim yok. Bizim çoğu insanımız ilkeli olmayı bilemiyor malesef. En ufak bir avantasına laf edersen ilke milke hak getire!
    Bu konuya değinen ilk yazımı 10 sene önce yazmıştım:
    http://www.sinasiyuksel.com/blog/?p=1401
    Bu defa dilekçe verdim; bir kıpırdama görürsem kamuoyu oluşturma düşüncelerim de yok değil.
    Selamlar…

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir