Cumhuriyet gazetesi dünkü (15 Eylül 2010) sayısında, AKP ve Kılıçdaroğlu ile ilgili olarak bir önceki yazımda (11 Eylül 2010) açıkladığım tezleri teyid eden bir haberi, hem de birinci sayfada yayınladı! Böylece yazımda ileri sürdüğüm görüşlerime çok iyi bir destek almış oldum. Şayet ben yazımı daha önce yayınlamamış olsaydım bu haberden sonra yazımdaki tezimin bir orijinalliği kalmayacaktı.
Kim bilir, belki de Cumhuriyet Gazetesi benim yayınım üzerine bu haberi araştırmıştır!
Bu yazımın sonunda Cumhuriyet Gazetesinin söz konusu sayfalarının fotoğraflarını göreceksiniz ama ben haberin tamamını, haberdeki akışa sadık kalarak aynen aşağıda veriyorum:
– 0 – 0 – 0 –
Sık aralıklarla yapılan toplantılarda AKP ve Kılıçdaroğlu gündemde
Washington’da “beyin fırtınası”
Washington’daki düşünce kuruluşları, Beyaz Saray, ABD Savunma Bakanlığı, Dışişleri Bakanlığı ve Ulusal İstihbarat Konseyi’nde düzenlenen toplantılarda Türkiye’nin iç ve dış politikası ayrıntılı bir biçimde ele alınıyor. “Türkiye nereye gidiyor? İran ve İsrail konusunda güvenilir ortak mı?” sorularının yanıtı aranıyor.
Toplantılarda iç politikaya yönelik en merak edilen konulardan birinin Kılıçdaroğlu olduğu belirtildi. CHP’nin yeni lideriyle AKP karşısında güçlü bir muhalefet oluşturup oluşturmadığı tartışması yapılıyor. Washington’un AKP üzerinde “telkin yeteneğini tarttığı” ifade ediliyor.
Elçin Poyrazlar’ın haberi 11. Sayfada
Washington’ın, sık sık düzenlenen toplantılarla AKP hükümetine yaklaşımını gözden geçirdiği belirtiliyor
ABD’de AKP için beyin fırtınası
Elçin Poyrazlar
WASHINGTON– ABD yönetiminin Türkiye’ye yönelik politikası konusunda “arayış” içinde olduğu ve son aylarda bu konuda sık aralıklarla kurumlar içi toplantılar düzenlendiği öğrenildi. Toplatılarda AKP’nin dış politikasının yanısıra CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu‘nun muhalefet güçü olarak katkısı gibi konuların da gündeme geldiği belirtildi.
Washington’daki düşünce kuruluşları, Beyaz Saray, ABD Savunma Bakanlığı, Dışişleri Bakanlığı ve Ulusal İstihbarat Konseyi’nde düzenlenen toplantılarda Türkiye’nin iç ve dış politikası ayrıntılı bir biçimde ele alınıyor. ABD Dışişleri Bakanı Hilary Clinton‘ın geçen ay kamuoyuna duyurduğu Türkiye toplantısı da bunlardan biri.
Cumhuriyet’e bilgi veren kaynaklar AKP hükümetinin İran ve İsrail konularındaki tutumu nedeniyle “şoke olan” yönetimin Ankara’ya yaklaşımını yeniden gözden geçirdiğini ifade ettiler. “Yönetim içinde Türkiye ile ilgili yoğun bir faaliyet” olduğunu söyleyen kaynaklar, özellikle Türkiye’nin “güvenilir bir ülke olup olmadığı” sorusunun gündeme geldiğine dikkati çekiyorlar. Toplantılara yönetim içindeki uzmanların yanı sıra ABD’deki yazar, akedemisyen, gazeteci ve eski bakanların katıldığı ve Türkiye üzerine “beyin fırtınası” yaptıkları ifade edildi. Ağırlıklı olarak AKP’nin dış politikasının konuşulduğu bu toplantılarda “Türkiye nereye gidiyor, Türkiye-ABD ilişkilerinin yönü nedir, Türkiye NATO üyeliğine bağımlılığını sürdürüyor mu” gibi sorulara yanıt arandığı da gelen bilgiler arasında.
“Kılıçdaroğlu sempatisi”
Bu toplatılarda iç politikaya yönelik en merak edilen konulardan birinin CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu olduğu belirtildi. CHP’nin yeni lideriyle AKP karşısında güçlü bir muhalefet oluşturup oluşturmadığı tartışması yapılıyor.
Bu toplatılarda Kılıçdaroğlu’na genel olarak “sempatiyle” bakıldığını ileten kaynaklar, kimi uzmanların CHP’nin yeni liderinin güçlü bir muhalefet örneği oluşturduğu görüşünü savunduklarını da belirtti. Bu toplatılarda anayasa değişikliklerine yönelik referandumun da masaya yatırıldığı ve genel tahminin anayasa paketinin kabul edileceği yönünde olduğu da dile getirildi. Kaynaklar, Türkiye’nin ABD tarafından “yakın gözlem altına alındığı” ve Washington’un AKP üzerinde “telkin yeteneğini tarttığını” ifade etti.
– 0 – 0 – 0 –
Şimdi de aşağıdaki fotoğraflardan haberin gazetedeki yer alış şeklini inceleyebilirsiniz.
“Beyin fırtınası” lafına çok güldüm! İngilizce’de ne anlama geldiğini bilmeyen ne anlar acaba?
Haklısın, Türkçe’ye yanlış olarak yerleşmiş deyimlerden biri beyin fırtınası. Fikir fırtınası anlamında kullanılıyor ve sanırım ingilizcedeki anlamı ile ayni anlamda kullanılıyor.
Buradan devam edersek yazımda tez olarak ifade ettiğim hususlar aslında kendi başıma yaptığım bir fikir fırtınası olarak kabul edilebilir.