PetkimTrek’kli 10 arkadaş Payamlı’dan çıkıp Çatalkaya zirvesi üzerinden Narlıdere’ye yapacağımız etkinliğin yağmurlu bir günde olacağını biliyorduk. Ancak hiç kesintisiz 4 saat yağmur yemeyi de hesaplamamıştık doğrusu!

 

Daha Payamlı’ya varmadan araç içinde yağmur hazırlıklarını yaptık. Payamlı’nın hemen çıkışındaki yürüyüş başlangıç noktasına vardığımızda  hafif bulutlu ve az güneşli, ama çok soğuk bir hava vardı. Hemen yükselerek yürüyüşü başlattık. Böylece köyün dışına ulaştığımızda ısınmıştık bile ve ilk fırsatta giysilerimizi biraz hafiflettik!

 

Bu yılın başında aynı etkinliği yapmıştık, gene aynı rotadan yürümeyi sürdürdük. Henüz unutacak kadar zaman geçmediğinden hemen hemen aynı manzaraları gördük, aynı fotoğrafları çektik sayılır!

 

Yukarılarda, dik tırmanmanın sona erdiği nispeten az inişlı çıkışlı kısımlarda Muharrem’in bulunduğu kayalığı seçtik, Kavacık tarafını gördük, Redglop Üzüm bağını geçtik ve keçi ağılının yukarısından devam ettik.

 

Bir süre sonra çevremiz yavaş yavaş bulutlanmaya başladı. Radar tepesi sislerin arkasında kalmaya başladı. Askeri bölgeyi geçtikten sonra Çatalkaya zirvesi yeşillikler üzerinden ortaya çıktı. Yoldan devam ettik ve tam ikinci zirve görüntüye girmeye başladığı sırada yağmur yağmaya başladı. Herkes yağmurluk ve pançolara büründü. Ve sonrasında bu giysileri hiç çıkaramadık!

 

Çatalkaya zirvelerinin her ikisine de çıkmayı planlamışken, yağmurlu havada sadece gözetleme kulesi olana karar verdik. Yağmurun etkisi ile kayganlaşan kayalık bölgeden çıkmanın güç olacağını düşünerek, kendi hesabıma zirveyi pas geçmeyi düşünüyordum. Ancak ekip liderimiz Mehmet Tural topluca tırmanmakta kararlı oldu ve rehberimiz Zafer Gürhan’ın öncülüğünde kayalara vurduk!

 

Yağmur ve kaygan kayalıklarda, nispeten rahat olmayan giysilerle tırmanmayı gözümde büyütüyordum. Ancak beklediğimden daha kolay bir şekilde zirve yoluna ulaştık. Yukarıda rüzgâr çok şiddetliydi. Gözetleme kulesi önünde fotoğraf çekecek kadar kaldık. Sonra oyalanmadan ve bu defa araç yolundan inişe geçtik.

 

Yoldan yürüyüşü sürdürerek ormanlık bölgeye kadar ulaştık. Buradaki ağaçların altında kısa bir mola vermek için yağmurun hafiflemesinden yararlandık. Daha biriki lokmadan sonra yağmur tekrar başlayınca alelacele atıştırıp tekrar yola düzüldük!

 

Bundan sonrasında orman içindeki patikalardan etkinliği sürdürebilirdik. Ancak yerlerin çok ıslak ve zeminin kaygan olması nedeniyle, daha fazla ıslanmayı kabul ederek yoldan devam ettik. Bu nedenle bütün varyantları kıvrıla kıvrıla dönerek yolumuzu uzatmak zorunda kaldık.

Neticede Narlıdere’de etkinlik bittiğinde, kelimenin tam anlamıyla sırılsıklam olmuştuk. Ama herşeye rağmen keyifli bir etkinlik olmuştu, mutluyduk!