5 Ocak 2020 tarihine kadar ziyarete açık olan sergiyi, nihayet bugün gezme şansı bulduk. Ziyaret ücreti olsa herkesin rahatça ödeyemeyeceği yükseklikte olacağı kesin olan sergi, ücretsiz olarak izleniyor. Mutlaka görün, hatta hadi abartayım, İstanbul Ankara’dakiler bile gelip, izlemeliler!

Bu klasik bir Ressam Picasso sergisi değildir. Picasso’nun sahne sanatlarındaki eserleri son derece güzel hazırlanmış resim, maket ve video ortamlarında sunulmaktadır. Hatta sergide tek perdelik Tricorne balesinin filmini izleme şansı var; yani hem sergi, hem bale birarada!

https://www.facebook.com/sinasi.yuksel.1/videos/10220366062364607/
https://www.youtube.com/watch?v=Q66O3OKjyIo

——————————–
Serginin netteki tanıtımı:
PICASSO: GÖSTERİ SANATI
18 Eylül 2019 – 05 Ocak 2020
Eklektik dehası ile Picasso, başlangıcından itibaren tüm sanat hayatı boyunca dans, sirk, corrida (boğa güreşi), tiyatro ve bizzat kendisini konu alan mizansenler ile gösteri sanatlarına duyduğu canlı ilgiyi her zaman ortaya koymuştur. Sanatçının Malaga’da çocukluk yıllarında izlediği boğa güreşleri ile başlayan gösteri dünyasına olan ilgisi, 1917’den sonra ünlü bale topluluğu Ballet Russes için tasarladığı sahne ve kostüm çalışmalarıyla katlanarak artar. Gerçek hayattan esinlendiği figürleri hayal gücüyle birleştirerek özgün tarzında yeni bir dünya yaratır.

Akdeniz’e kıyısı olan ülkelerdeki önemli kurumların yer aldığı “Picasso-Méditerranée” projesi kapsamında düzenlenen sergiler serisinde Arkas Sanat Merkezi, Türkiye’yi “Picasso: Gösteri Sanatı” sergisiyle temsil ediyor.

Sergi, sanatçının bütün yaşamına nüfuz eden gösteri sanatına olan tutkusu çevresinde kurgulanmıştır. Sergide yer alan tablolar, incelemeler, maketler, eskizler, heykeller, fotoğraflar, filmler, kostümler, videolar ve daha pek çok belge; klasik geleneği “dinamitleyerek” modern sanata pek çok farklı yol açan bu dehanın farklı yaratım alanlarının art arda mekanlarda keşfedilbileceği şekilde derlenmiştir. Arka planda ise, Pierre Cabanne’a göre “sanat tarihinin bilinen en olağanüstü devinim ve dönüşümlerinin görüldüğü dönemlerinden birinin tanığı ve baş aktörü” olan Picasso’nun, sanatçılar, yazarlar, şairler, müzisyenler, tiyatrocular gibi dönemin diğer yaratıcı figürlerinden oluşan “Picasso’nun Galaksisi” diyebileceğimiz bir dünya ile kurduğu yakın ilişkiler sunulmaktadır.

Tüm sanatseverleri, Picasso: Gösteri Sanatı sergisi ile tüm dünyaya ilham olmaya devam eden Picasso’nun gösteri dünyasına olan tutkusunu ve sahnede ortaya koyduğu dehasını keşfetmeye davet ediyoruz.

Sergi “Picasso Méditerranée” projesi kapsamında, Paris-Picasso Ulusal Müzesi’nin özel desteği ile gerçekleştirilmiştir.

Sergiyi gezerken çektiğim fotoğraflarından seçtiklerimle hazırladığım albümü aşağıdaki linkten izleyebilirsiniz.  

Not: Aşağıdaki fotoğrafları herhangi birine tıklayıp, açılan penceredeki veya klavyeniz üzerindeki ok işaretleri yönünde izleyebilirsiniz.

———————————————————————
Sergide ziyaretçilere sunulan broşür notları:

PICASSO: GÖSTERİ SANATI

Picasso’nun Malaga’da çocukluk yıllarında boğa güreşleri ile başlayan gösteri dünyasına olan ilgisi, Parade balesi ile 1917’den itibaren, dönemin önemli bale topluluğu Ballet Russes için tasarladığı sahne ve kostüm çalışmalarıyla katlanarak artar. Gerçek hayattan esinlendiği figürleri hayal gücüyle birleştirerek özgün tarzında yeni bir dünya kurgular. Hayatının sonuna kadar da kurguladığı bu büyülü dünyanın etkisinde üretimine devam eder.

Picasso-Mediterranee
Paris-Picasso Ulusal Müzesi’nin bir girişimi olan “Picasso-Mediterranee”, 2017’den 2019’a kadar devam eden, heyecanlı, çok yönlü ve çok disiplinli bir kültürel programla Picasso ile Akdeniz arasındaki zengin bağa en geniş anlamıyla dikkat çekmektedir. Bu projenin amacı, bir dizi sergi, sempozyum ve toplantılar aracılığıyla yeni araştırma alanları oluşturmaktır.Dokuz ülkeden 70’in üzerinde kurumun katılımıyla gerçekleşen projede, Türkiye’yi temsil eden tek kurum olarak Arkas Sanat Merkezi, Paris-Picasso Ulusal Müzesi’nin değerli katkılarıyla gerçekleştirilen ve projenin kapanış sergisi olan Picasso: Gösteri Sanatı’na ev sahipliği yapmaktadır.

Boğa Güreşleri
Picasso’nun gösteri dünyasına olan ilgisi, sekiz yaşından itibaren gitmeye başladığı boğa güreşi gösterileriyle başlar. Picasso’ya göre tüm gösteri dünyasını içine alan boğa güreşleri, sanatçının hayatının bir ritüeli haline gelir. Eserlerinin ana temasını oluşturan boğa güreşi etkisi nde benimsediği boğa ve Minotaur(kafası boğa bedeni insan olan hayal ürünü varlık) gibi figürler, farklı teknik ve temalardaki çalışmalarında tekrar tekrar karşımıza çıkar.

Sirk
Picasso’nun 1904 yılında Paris’e yerleşmesi, çalışmalarında sirk temasının gelişiminde önemli bir rol oynamıştır. Atölyesinin yakınlarında bulunan Medrano Sirki, sanatçının vakit geçirdiği favori mekanlardan biri haline gelir. Sanatçı, sosyal çevresini, fiziksel ve iç dünyasını yansıtan, sirk dünyasına ait çeşitli figürlerden etkilenmiştir. Arlecchino(soytarı) figürü, Picasso’nun sanatındaki en sembolik figürlerden bir tanesi olagelmiştir.

Parade Balesi
Picasso; Sergei Diaghilev’in kurduğu ünlü bale topluluğu Ballets Russes için kostüm ve sahne tasarımları yapmaya başlar ve böylelikle sahne dünyasına adım atar. Sahne, onun dans dünyasıyla 20. yüzyıl modern sanatı arasında paralellik kurduğu yeni bir üretim alanına dönüşür. Sahnenin büyülü dünyası için, Kübizm akımının etkisinde pek çok sahne dekoru, kostüm ve sahne perdesi tasarlamıştır.

Tricorne Balesi
Tricorne Balesi, klasik bir baleden ziyade, İspanyol dans tekniklerini içinde barındıran bir gösteridir. Boğa güreşi temasının hakim olduğu ve bir romandan uyarlanmış olan hikaye, Picasso’nun memleketi Endülüs’te geçer. Boğa güreşini sahneyle birleştiren bu iş Picasso’nun renkli dünyasını farklı kostüm ve sahne tasarımları ile buluşturur.

Pulcinella Balesi
“Quatre Polichinelles Semblables” isimli 18. yüzyıla ait Napoliten oyundan uyarlama Pulcinella Balesi’nin baş karakteri Pulcinella, sahnede Picasso’nun özgün tasarımları ile hayat bulur. Abartılı bir şekilde belirtilmiş kanca şeklindeki burnu ile kaba bir güldürü figürü olan ve sıklıkla Arlecchino(soytarı) ile özleştirilen komik ve sinsi hizmetçi, Pulcinella İtalyan komedyasının önemli bir figürüdür.

Picasso’nun Galaksisi
Picasso, yaşamı boyunca farklı üretim alanlarından sanatçılar ve aydınlardan etkilenmiştir. Gösteri sanatlarına olan ilgisi, pek çok oyun yazarı, besteci, koreograf ve dansçı ile yollarını kesiştirmiştir. Etkileşimde olduğu ve “Picasso’nun Galaksisi” diyebileceğimiz bu kişiler sayesinde hem özel hayatının hem de sanat hayatının seyri değişmiştir.

Arkas Sanat Merkezi
Tarihi Fransa Konsolosluğu binasının deniz tarafında yer alan Arkas Sanat Merkezi, Mimar Emmanuel Pontremoli tarafından 1906 yılında inşa edilmiştir. 1922 yangınından kurtulan İzmir’deki nadir yapılardan biri olan ancak zaman içinde yıpranan bina, Arkas Holding’in üstlendiği 2010 yılındaki özenli restorasyondan sonra eski ihtişamlı günlerine kavuşmuştur. Fransız hükümeti tarafından 20 yıllığına Arkas Holding’r tahsis edilen bina, Kasım 2011’de, Arkas Sanat Merkezi adı altında açılmıştır. Arkas Sanat Merkezi, İzmir’e kazandırılmış tarihi bir bina olmasının yanında, bugüne kadar gerçekleştirdiği ücretsiz ziyaret edilebilen sergiler ve uluslararası işbirlikleri ile İzmir kültür sanat hayatının önde gelen mekanlarından biri olmaya devam ediyor.