Emeklilikle birlikte Foça Çanak Sitesi’ndeki mütevazi yazlığımıza yerleştiğimiz 2004 yazından itibaren, Villakent’teki evimizde 24 saat bekçilik yapan İlk Köpeğimiz Venüs ve sonra Liz’in yürüyüş ihtiyacını da karşılamak üzere, yaz sıcağından sakınmak için Güneş doğarken yürüyüşlere başlamıştım. Her sabah ayni parkuru yürüyordum. Önce Çanak Koyu’na paralel olarak “Burun” dediğimiz koyun sahilden denize bakarkenki sol ucuna kadar yürüyoruz. Burada biraz nefeslenip, sonrasında gün içinde bu defa yüzerek gelip nefeslendiğim noktayı da izledikten sonra Burun’u dolanıp arkadaki koya geçiyoruz. Bu koyu da denize paralel olarak yürüdükten sonra devam ederek, kıyıdan kıyıdan bütün küçük koy ve burunları dolanıyoruz. Foça asfaltına çıkmadan turu tamamlayıp yürüyüşü bitiriyoruz. Bunu yıllarca yaptım köpeklerimle birlikte ve işte bu 6 km’lik parkura “KlasikTur” dedim.
Daha sonraki yıllarda bize katılan “Yazlık Komşularım” ile zenginleşen rotalarda, Çanak Koyu sahil ve tepelerinde yürüyoruz; Corona Salgını başlayıncaya kadar kuşkusuz. Salgın dönemleri boyunca Çanak Koyu Fotaş sitesindeki yazlık komşum Mehmet Uyaroğlu ile yürüdük. Mehmet, daha biz yazlığa göç etmediğimiz Mart Nisan aylarından itibaren başlıyor doğa yürüyüşlerine. Sonra birlikte devam ediyoruz yaz boyunca, arada birkaç arkadaşımız da bize katılabiliyor. Geçtiğimiz yazlarda yaptığımız kalabalık etkinlikleri şu sıralarda başlatamıyoruz ne yazık ki!
Biz genelde deniz yüzme fasıllarını başlatmak üzere Mayıs sonu veya Haziran aylarında Foça’ya gittiğimiz için, Çanak tepelerindeki çimen çiçek yeşilliklerinin sarardığı zamanlara kalmış oluyoruz. Salgından önce bütün Ege dağ ve vadilerinin çiçeğe büründüğü bahar dönemlerinde doğa sporlarına devam ettiğim için buna pek aldırmıyordum. Ancak bu bahar haftasonları sokağa çıkma yasakları nedeniyle kurumsal aktiviteler durdu. Buna karşılık haftaiçi sınırlı zamanlarda bireysel tadımlıkta etkinlikler yapılabiliyor.
Ben de buna heves ettim ve geçen Çarşamba Mehmet’e haber salıp Foça’ya gittim. Öğleye doğru buluşup birlikte KlasikTur yaptık. Heryer yemyeşil, yer yer çiçekler ve pırıl pırıl deniz, muhteşem bir hava. Nasıl özlemişim buraları, özellikle bu aylardaki güzelliği bir başkaydı sanki. Bunu yaza kadar birkaç defa daha tekrarlamayı konuştuk. Tabi KlasikTur dışındaki diğer parkurları da yürüyeceğiz.
Şinasi bey. Yazılarını okuyorum, fotolarında çok harika.👏