Seyfettin Biçici ile tenis oynamışlığımı vardır. Nusret Karlı ile Petkim kortlarında mensuplarımızın çocuklarına tenis dersleri verdiğimiz yıllardı. Birgün Nusret Bey aradı, Suat Bey ve Seyfettin Bey ile tenis oynamaya davet etti. Aslında Sabahattin Yeşilyurt ile dörtlü oynuyorlarmış da, o gün mazereti varmış. Tabi ki hemen kabul ettim. Zaten bizim ikamet ettiğimiz lojmanın penceresinden tenis kortları gözüküyordu; o kadar yakın. Böyle birkaç defa oynadık. Ben Nusret Bey’le eşleşiyorum ve yöneticilerimize ‘top atıyoruz’ yani!

Birgün Seyfettin Bey’den tenis talebi geldi. Kortta buluştuk ve oynuyoruz. Bir süre sonra Seyfettin Bey dedi ki: “Hep üstüme atıyorsun, hele şöyle sağa sola da top gönder”. Tabi 20 dakika sonra “Mola” dedi.

Molada biraz laflarken cesaretlendim ve forhand vuruşunun yaygın bir stil olmadığını söyledim. Forhand vururken raketi alttan geri çekiyor ve sonra gene alttan savurarak topa vuruyordu. Bunu da iyi yapıyordu, zira kendi tarzını geliştirmişti. Yaygın olanı gösterdim. “Bugüne kadar hiç kimse bana bunu söylemedi“ dedi.

Bir daha tenis oynamadık. Ya tenisi bıraktı, ya da beni; bilemiyorum. Belki stilini düzeltmek zor gelmiştir. Bunu öğrenmek için bir fırsat olmadı. Belki birgün bu grupta yeralır, sosyal medyada sorarız.

Seyfettin Biçici ile bir anı

Birlikte tenis oynamışlığımız var. Nusret Karlı ile Petkim kortlarında mensuplarımızın çocuklarına tenis dersleri verdiğimiz yıllardı. Birgün Nusret Bey aradı, Suat Bey ve Seyfettin Bey ile tenis oynamaya davet etti. Aslında Sabahattin Yeşilyurt ile dörtlü oynuyorlarmış da, o gün mazereti varmış. Tabi ki hemen kabul ettim. Zaten bizim ikamet ettiğimiz lojmanın penceresinden tenis kortları gözüküyordu; o kadar yakın. Böyle birkaç defa oynadık. Ben Nusret Bey’le eşleşiyorum ve yöneticilerimize ‘top atıyoruz’ yani!

Birgün Seyfettin Bey’den tenis talebi geldi. Kortta buluştuk ve oynuyoruz. Bir süre sonra Seyfettin Bey dedi ki: “Hep üstüme atıyorsun, hele şöyle sağa sola da top gönder”. Tabi 20 dakika sonra “Mola” dedi.

Molada biraz laflarken cesaretlendim ve forhand vuruşunun yaygın bir stil olmadığını söyledim. Forhand vururken raketi alttan geri çekiyor ve sonra gene alttan savurarak topa vuruyordu. Bunu da iyi yapıyordu, zira kendi tarzını geliştirmişti. Yaygın olanı gösterdim. “Bugüne kadar hiç kimse bana bunu söylemedi“ dedi.

Bir daha tenis oynamadık. Ya tenisi bıraktı, ya da beni; bilemiyorum. Belki stilini düzeltmek zor gelmiştir. Bunu öğrenmek için bir fırsat olmadı. Belki birgün bu grupta yeralır, sosyal medyada sorarız.