“KALİFORNİYA’DA BİR PETKİM’Lİ – 15 Şubat 2001 / 7 Mart 2001” gezi notlarımın DEVAM YAZISI (12/14)
02.03.2001
Cow Palace-Berkeley Bowl Marketplace-Any Mountain-Spotmart
Bugün Oakland Hayvanat Bahçesi’ne gidecektik ama hava gene yağışlı. Onun için bugün alışveriş yapmaya karar verdik. Çocuklara spor ayakkabı almayı düşünüyoruz. Belki arkadaşlarımıza küçük hediyeler alabiliriz.
Sabah Elif bir firma ile(Arthur Anderson) iş görüşmesi için erkenden gitti. Dönüşte biraz lafladık. Öğle yemeğini yedikten sonra yola çıktık. San Fransisko’da Cow Palace denilen bir çarşıda bayağı iyi bir ucuzluk, “Factory Outlet Sale” varmış. Yani meşhur markaların fabrikalarında bir şekilde satılmamış veya tek kalmış modellerinin piyasa fiyatının çok altında satılarak elden çıkarılması anlamına geliyor.
Volvo’yu gündüz ben kullanacağım, Elif yolu tarif edecek. Yarım saat sonra Cow Palace denilen yere geldik. Burası çok büyük hantal bir bina. Uzaktan kapalı spor salonu gibi gözüken bu yerde eskiden inek pazarlama işi yapılıyormuş. Şimdilerde çeşitli amaçlarla yapılan satış ve pazarlama işlerinde kullanılıyor. Otopark giriş ücreti olarak 7$ aldılar! Parkedip binanın girişine yürüdükçe alışverişten dönen insanlara rastladık. Genelde pek keyifli bir halleri yoktu, ellerinde paket olanlar da tek tük bir kaç kişi. Bu aslında felaketin belirtisiydi ama biz uyanmadık!
Park yerinde çocuklu esmer bir bayan da Elif’e içeride doğru dürüst bir şey satılmadığını söylediyse de biz düşündüğü ucuzluğu bulamadığı için öyle konuşuyor diye yorumladık. Girişte adam başı 5$ aldılar. Merakla içeri girdiğimizde tam bir panayır yeri ile karşılaştık! Müzik sesi, isportacı gibi bağıran satıcılar, insan kalabalığı, rengarenk tezgahlar; içeride aklınıza ne gelirse satılıyor. Ancak bunlar demode ve tapon mallar. Türkiye’de de karşılaştığımız ucuza üretilmiş eşyalar ve meşhur markaların demode örnekleri! Oyuncaklar, hediyelik ve ev eşyaları, ayakkabılar, aletler, çeşitli yiyecekler ve şekerler, çantalar, müzik ve video malzemeleri, telefonlar, bilgisayarlar, giysiler, daha neler neler! Tam bir hengame, tam bir curcuna! Gezinenlerin çoğu da belli ki dar gelirli, zenci ve yerli, meksikali tipler. Girişe yakın bir tezgahtan Ayşen çocuklara güneş gözlüğü aldı. Sonra ne var ne yok diye serginin tamamını gezdik ama iyice keyfimiz kaçtı. Özellikle Elif çok kızdı. Yöneticiyi çağırttırdı, ismini aldı, epeyce tartıştı ama adam pişkin. Daha sonra Cow Palace’nin idari binasındaki yetkililere durumu açıkladıysa da onlar sadece kiraya verdikleri için yapacağımız bir şey yok demişler. Sonuçta sinir olduk ve hayal kırıklığı içinde Cow Palace’den ayrıldık.
Dönüş yolu iyice kalabalıktı, zira San Fransisko’nun iş çıkış saatine yakalandık. Üstelik bugün Cuma, haftasonu tatili başlıyor. San Fransisko downtown manzaralarını seyrederek trafik içinde çok yavaş ilerliyoruz. Volvo’nun içinden 2 tane San Fransisko downtown fotoğrafı çektim. Zira hava açmış, güneş şehri pırıl pırıl aydınlatıyor. Oysa dün bu saatlerde biz Coit Tower’dayken yağmur yağıyordu.
Elif bizi Berkeley’de ilginç bir yere götürdü: Berkeley Bowl Marketplace. Burası tek katlı çok büyük bir hal görünümünde. İlginçliği şu, her meyva ve sebzenin bir sürü çeşidi var. Bir elma reyonuna gidiyorsunuz belki 30 çeşidi var, biber diyorsunuz 20 değişik renk ve şekilde olanı var. Üzümler, ayvalar, böğürtlenler, greyfurtlar her mevsimin sebze ve meyvası var. Merak edip bamya aradım, hem de çok güzellerini buldum. Ayşen börülce gösterdi. Ayrıca bizim adını bilmediğimiz, tadını tatmadığımız o kadar çok meyva ve sebze var ki! Burasının bir hal değil bir sergi salonu olduğunu anladım! Taze yiyeceklerden başka kuru baklagiller, tahıllar, pasta, ekmek ve unlu mamüller, reçeller, et ve tavuk reyonları, şarküteri, şarap köşesi, biralar, çeşitli içecekler, kafeteryalarla herkesin günde bir defa bir şekilde uğrayabileceği bir alişveriş merkezi burası.
Aldıklarımızı Volvoya yerleştirdikten sonra buraya yakın dağcılık malzemeleri satan bir dükkana uğradık: Any Mountain(www.anymountaingear.com). Dükkan dediysem lafın gelişi, burası da tek katlı ama çok büyük bir mağaza. Sadece dağcılık değil her türlü outdoor ve kayak malzemeleri satılıyor. Oldukça şık ve bir o kadar da pahali bir mağaza. Akla gelecek her türlü malzeme ve spor giysisi var ama el yakıyor! Asolo dağ ayakkabıları 194$’lara, dağ çantaları 450$’lara varıyor! Uyku tulumları, çadır ve kamp malzemeleri, kitaplar, polarlar, montlar hepsi pahalı. Buradan sadece 5 parça Avid Outdoor marka aluminyum tava-tabak setini 7.5$’a aldım.
Any Mountain’dan ayrılınca Elif bizi spor malzemeleri satan başka bir yere götürdü: Spormart. Burası da çok kaliteli bir mağaza ve burada her çeşit spor malzemesi satılıyor. Golf, beyzbol, kayak, tenis, yüzme, koşu, fittings, kampçılık malzemeleri, ayakkabı ve giysiler. İşte burada epeyce kaldık, epeyce ne demek adeta dükkanı kapattık, ayrıldığımızda 21:30’du saat! Spormart’dan çocuklara Nike ayakkabı, kendimize tabanlık, dağcılık bardağı, tenis topu, yüzme gözlükleri için buğu giderici gibi birkaç malzeme satın aldık.
Eve dönüp güzel bir akşam yemeği yediğimizde saat 23 olmuştu, fazla oyalanmadan yattık. Bakalım yarın hava nasıl olacak?
03.03.2001
Oakland Zoo-Costco-Spormart
Sabah bulutlu bir güne uyandık, belli ki öğleden sonra yağmur yağacak. Kahvaltıdan sonra bugün ne yapalım diye konuştuk. Önce Oakland Hayvanat Bahçesine gideceğiz sonra da alışverişe. Yanımıza yiyecek bir şeyler alıp yola çıktık.
Oakland Hayvanat Bahçesi’nin otoparki bugün hemen hemen dolmuş. Hem bugünün haftasonu oluşu hem de havanın şimdilik çok güzel olması bunun nedeni. Daha ziyade çocuklu aileler var, çocukların kimisi kucakta kimisi arabada kimisi de koşuşturmakta. Hayvanat bahçesinin yürüme yolları çocuk arabaları dikkate alınarak düzenlenmiş. Girişte isteyenlere çocuk eşya taşıma arabası veriyorlar. Bir de hemen girişte küçükler için şirin bir luna park yapılmış. Ayrıca minikler için çevreyi dolanan bir tren var.
Oakland Hayvanat Bahçesi giriş ücreti büyüklere 6.5$. Yaşı 55’in üstündekiler için 4.5$ talep ediyorlar. Elif bizi bu katagoriye sokmaz mı! Biz de genç gösterdiğimizi sanıyorduk, kimse şüphelenip kimliğimizi görmek istemedi!
Oakland Hayvanat Bahçesi hayvan çeşitleri olarak çok zengin değil gibi gözüküyor. Ancak mevcut hayvanlar için yapılan kafes ve yaşama alanları çok güzel hazırlanmış. Bazılarına yapılan bahçeler neredeyse abartılmış denilecek kadar büyük. Örneğin Sun Bears denilen iki ayının bölgesi bayağı büyüktü. Ayni şekilde aslanlar, Bengal Kaplanı ve bir cins kurdun sahası çok büyüktü. Diğer hayvanlardan filler, zebralar, kangurular, kaplumbağalar, maymunlar da oldukça rahatlar.
Burada Afrika ve Avustralya kökenli hayvanlar ayrı yerlerde sergileniyor. Ayni zamanda bu bölgelerin karakteristik bitkileri de çevreye yerleştirilmiş. Gördüğümüz diğer hayvanlar içinde zürafalar, develer, papağanlar, flamingolar, ördekler, yılanlar, timsahlar, değişik sığırlar, keçiler, çeşitli kuşlar, deve kuşu, fare sincap arası hayvanlar aklımda kalanlar. En çok hoşumuza giden su samurunun bakicisi ile iletişimi sırasındaki küçük gösterileri oldu. Bir de sincap gibi oturup on ayakları önde, gövdesi üzerinde yükselerek etrafi gözleyen fare sincap arası hayvanlar çok ilginizi çekti.
Hayvanat bahçesini gezmemiz bitince otoparkta karnımızı doyurduk. Station Volvo bu bakımdan çok kullanışlı, herkese böyle bir station gerekli! Karnımızı doyurunca Elif bizi alişveriş merkezine götürdü. Önce Costco’da alışveriş yaptık. Bu ara bugüne kadar çektiğim 9 tane filmi tabettirmek için bıraktık. Bakalım fotoğraflar nasıl çıkacak?
Costco’dan sonra bizdeki yapı marketlerine benzer bir markette Elif Ayşen’e çeşitli çiçekler gösterdi. Buradan bir çiçek sepeti ve çiçek soğanları aldık. Daha sonra Spormart’ta epeyce oyalandık. Ama bir şey almadık bu defa. Başka bir yerden Ayla Abla Ege’ye bir spor ayakkabısı satın aldı.
Alışerişleri bitirdiğimizde akşam olmuş yağmur yağmaya başlamıştı. Başka bir yerlerde oyalanmadan eve döndük ve güzel bir akşam yemeği yiyip bugünü de böylece noktaladık.
Not: 3 Mart 2001 günü Oakland Hayvanat Bahçesi’nde çektiğim(8 adet) aşağıdaki fotoğrafları, herhangi birine tıklayıp açılan penceredeki veya klavyeniz üzerindeki ok işaretleri yönünde izleyebilirsiniz.
Hayvanat bahçesini gezerken Burcu telefon etti ,Türkiye de piyasaların altüst olduğunu faiz ve doların çok yükseldiğini ,kriz i haber verdi .Keyfim kaçmıştı.